sheJJ(:

........................................

Premium Blogger Themes - Starting From $10
#Post Title #Post Title #Post Title

UNUTKANLIKLAR!!

Şu sıralar o kadar çok okulla, şununla, bununla uğraşıyorum ki, herşeyi bi sonraki güne ertelemekten burayı çok aksatmışım, farkındayım hatalıyım. Sevgili adaşımın ben bir blog açmak istiyorum demesiyle bende bir blogum olduğunu yavaştanda olsa anımsadım ve yazasım geldi bilmiyorum aslında blogun formatını da değiştirmeye de karar verdim diyebilirim artık daha çok kendimden yazacağım. Tabi aksatmassam:) Neyse yaşıyorum, burdayım, nefes alıorum, vs. Çook yakında görüşmek üzere:))
[ Read More ]

TAZE BİTTİ...

Kitap okumayı severim ben, çok severim hatta. Ama her zaman da mümkün olmuyor. Bu ay boş duracağımdan geçen gün gittim bol bol kitap aldım kendime. Duyduklarım ya da internet sitelerinden araştırmalarım sonucunda kavuştum kitaplarıma:) 
İlk kitap resimden anlaşılcağı üzere Canan Tan-İz ve başlıktan anlaşılacağı üzere taze bitti. Aslında biraz sindire sindire okumak istedim kitabı o nedenle 3 güne sığdırdım. Yavaş yavaş tadına vararak okudum bu sefer. Oldu bittiye getirmek istemedim belki de. 
Cana Tan'ın birkaç roman8ını okumuştum daha önce en çok beğendiğim "En Son Yürekler Ölür" olmuştu. Peki "İz"i okuduktan sonra fikirlerim değişti mi? Bilmem değişti galiba. Sevdim ben bu kitabı. Heleki ilk 200 sayfasına kadar, salya sümk ağladım yahu! Yani ağlama rekoru kırdığım kitaptır diyebilirim Bilmem bana çok duygusal geldi. Aslında bundan önce en çok Demet Altınyeleklioğlu'nun "Moskof Cariye Hürrem" kitabında Şehzade Mustafa'nn öldüğü sahneye bi o kadar ağlamıştım . Normalde pek ağlayamam ama gerçekten çok farklı bir sahneydi. Bildiğiniz gibi "Muhteşem Yüzyıl" diziside bu sezon Şehzade Mustafa büyüyor ve yerine Mehmet Günsür'ün geleceği söyleniyor. Gerçekten dizinin çok sıkı takipçisi olmasan da bu öldürülme sahnesini izleyeceğim. Bakalım dizide de kitaptaki duyguyu verebilecekler mi?
Nereden nereye geldim:) Neyse gelelim kitaba, beğendim mi? Çok beğendim, Önerir miyim? Kesinlikle. Sadece sonunu pek sevemedim ama olsun herşeye rağmen "İz" bende de bazı izler bıraktı...
sheJJ(:
[ Read More ]

ESKİ POSTA İTHAFEN... (M.E.Ç maceraları 1)



Şimdi gördüm uzunn bir zaman öce "Adalar Modalar" diye bir post yazmış ama yalnız adaları anlatmışım. E malum o aralar modaya gidememişim daha neyse. 
Ben kendimi bildim bileli İstanbuldayım yani burada doğdum burada büyüdüm burada yaşıyorum. Ama İstanbul'da yaşayanlar bilir hangi kıtda yaşıyorsanız ona göre şekilleniyorsunuz. Yaşadığınız kıtayı daha çok geziyorsunuz daha çok biliyorsunuz, hep diğer kıtadan "karşı taraf" diye bahsedip pek alakadar hissetmiyorsunuz kendinizi karşı tarafla.. Oysa bir hata var burada, sonuçta her yer İstanbul değil mi?
Ben Avrupalıyım anlamaM Asyadan dicem olmayacak, şaka bir yana gerçekten de çok bilmediğim yer var karşı yakada. Son zamanlarda arkadaşlarımla bir çok sefer düzenlememize rağmen belirli yerlere gittiğimizden bu kısır döngü devam ediyor. 
Çok zaman olmadı aslında bizim gezi. İlkbaharın başladığını zannedip kışla ilkbahar arasında gidip gelen günlerden birinde 1 hafta öncesinden ayarlanmış gezimize her zamanki gibi Eminönü- Kadıköy iskelesinde buluşmayla başlıyor. Tabi 1 eksikle Ç burada,M de eee E nerdeee? E yoldadır ama bir türlü gelemiyordur.
 1. vapur gitti...
2. vapur  gitti...
3. vapur gitti....... vee o da ne E yolda görünür ki ne görünmek, sabah sabah hiç bir şeye o kadar güldüğümü hatırlamıyorum , ve buradan biricik arkadaşımdan o koşuşa o kadar güldüğüm için çok özür diliyorum.  Neyse uzatmayalım binilir vapura
-ee neyle gidek modaya?
-E ben 1 kere trenle(gezi treni misali nostaljik olanından) gitmiştim ama?
Neyse   karar verilir yürümeye 15 dk ya sürer ya sürmez diyordur tecrübeli arkasdaşımız. Neyse yürünür ve yürünür. Tabi acıkılır ve bir pastane bulunup poğaçalar alınır(amaç sahildeki çay bahçelerinde bunları bir güzel mideye indirmek) ve yapılırda. Gerçekten de temiz hava içinde mis gibi yenir poğaçalar. Hem çay bahçesine neden şunu getirdin, neden bunu getirdin tantanası olmadan mis gibi çaylar eşliğinde(ben çay içmem o hariç) yenilir. Yollara düşülür yin 2. görev moda iskelesini bulmak . Ama ama o da ne 4 adet boş salıncakkkk!!! Nayır nolamaz.. En savdiğim sonradan M ninde benim kadar sevdiğini öğrendiğim hatta hagimiz daha yükseğe çıkabilir yarışı da dahil bütün aktivitilerimizi gerçekleştirdiğimiz 4 salıncak... Gerçekten de uzun zamandır salıncak üzerinde bu kadar eğlendiğimi hatırlamıyorum. Hele ki söylemeden geçemeyeceğim sevgili M nin salıncaktan uçma hikayesi var ki sormayın gitsin hemide kanıtlı:)) Ayy aklıma geldikçe gülüyorum. Canım arkadaşım benim bu postun başlığına o resmi koysam emin ol blog yıkılırdı:))) Ama merak etme bu foto benle mezara kadar gider:)))) Salıncakta o  kadar çok oyalandıkki şahsen ben indiğimde ellerimin acısından duramadı, o kadar çok sıkmışım ki demirleri:)) 
Neyse salıncağa binip 1 ton fotoğraf çekildikten sonra sonnda geldik iskeleye orada da 1 ton fotoğraf:) Ama söylemeliyim ki ben çok sevdim bu iskeleyi, restoranı, herşeyini. 
Hava biraz bozunca ee tabi yorulunca dönelim dedik yine aynı yolu alarak(tabi bu sefer nostaljik tren ile:)) gerisin geriye döndük tabi ee Eminönüne gelmişken balık, kuş , böcek, çiçek bakmadan geçmeyenlerdeniz biz ee malum meslek icabı:)) onlarada bakıverdik bi koşturmayla.
Ve bir M.E.Ç günü de böyle bitti. Buraya kendi çektiğimiz bi fotoyu koyabilmeyi isterdim ama malum biz olunca her fotoda kendimiz çıkalım diye 1 tane bile şöle gittiğimiz yeri çekemiyoruz,. Çok tuhafız çoook..
Dediğim gibi ben sevdim Modayı, yine gider miyim? Giderim. O sefer de bol bol foto çekip buraya yüklerim.
Bir sonraki maceraya kadar bye bye....
sheJJ(:
[ Read More ]

ARALIKLAR....UZUN ZAMANLAR.... MEVSİMLER.. HATIRALAR..


Zaman hiç durmadan dinlenmeden devam ediyor. Bazen çok bezdiğiniz zamanlar olur hani, canınız hiç bir şey yapmak istemez. Hep oradasınızdır ama eliniz gitmez dokunamazsınız bir şeylere. İşte, geçen zaman da böyleydi benim. için, hep buradaydım ama hiç yoktum aynı zamanda. Yazmak yerine okumayı yeğledim Hep okudum, herkesi okudum. Bazen sevemedim ısınamadım, bazen o kadar hoşuma gitti ki başkalarının hayatlarını okumak içinde hissettim kendimi. Okulu da yarıladım aynı zamanda. Üstümdeki yük 1 kat daha arttı. Gelecek telaşları çoğaldı. Hayatın gösterecekleri yine belli değil karşıma neler çıkartacak nerelerden su gibi akıp geçmemi, nelererde durup dinlenmemi hatta tökezlememi isteyecek bilmiyorum. Gerçi kim bilebilir ki bunları? 
O kadar sevdim ki sizlerin hayatlarını okumayı dayanamadım sonunda yazmaya koyuldum. Bilmiyorum yine böyle uzun uzadıya aralar verir miyim? Umarım vermem ve devam ederim yolumda. Yeni bir başlangıç yapmaya geldim ne de olsa:))
sheJJ(:
[ Read More ]

HERKES GİRMİŞTİ DEĞİL Mİ POLEMİĞE?

Ne çok tatışıldı değil mi şu dizi? Biz millet olarak akımıza gelebilecek her konuyu milli mesele haline dönüştürmeyi çok seviyoruz galiba he bide özeleştiri yapmaktan da nefret ediyoruz o ayrı.
Aslında bu dizinin brnim için farklı bir konusu var, Dizi başlamadan 4-5 ay önce kitap almak için bir kitaçıya gittim, tarihi konulara merklıyımdır aslında biraz da ondan Demet Altınyeleklioğlu'nun Mahpeyker adlı romanını gördüm tam alıyordum ktapçı bana onun ilk kitabının Hürrem olduğunu söyledi. Kitap o kadar kalındı ki gözüm korktu ama dedim tatillim var okurum. Ben o kitabı 2 gecede bitirdim tabi, en az 15 gün vermiştim ama. Sonra ben Sultan Sülümanı bir sev bir sev ki sorma gitsin. Sülüman diye yatıyorum Sülüman diye kalkıyorum bide arkadaşlarla Sultan Sülüman kavgası ediyorum. Aradan bir kaç ay geçti bir baktım ki dizi başlyor. Tabi ilk başlarda çok sevindim, ben o kaçyüz sayfayı okumuşum, boşuna gitmedi diye. Ama sonra çıkan yorumlara o kadar üzüldüm ki! Gerçekten ben de okuduğumda şaşırmıştım ama kitapta da genelde harem hayatı vardı. Böyle bir dizinin yapılıpta en azından reyting alabilmesi iin bunun yapılması da gerekiyor aslında. Tamam asla inkar edemeyiz ki, Kanuni Sultan Süleyman döneminin en çok sefere katılan ve döneminde Osmanlı toprakları en uç sınırlara kadar ulaştırmıştı, bu yadsınamaz bir gerçek. Ama tarihçi ve aynı zamanda bu dizinin tarih danışmanlığını yapan Erhan Afyoncu'nun dediklerine de katılıyorum. Sonuçta bu bir dizi ve padişahın sadece seferlere gidip gelmesini ele alan bir dizi yapsalardı ne dizinin izlenebilirliği olurdu nede bu bir dizi değil bir belgesel olurdu. 
Tabiki de Osmanlı padişahları benim de çok saygı duyduğum özellikle Mısır seferinden sonra dini lider görevi de gören gayet saygıdeğer şahıslar. Ama bence insanlara bizim şunu anlatmamız lazm. Osmanlıda bir Harem hayatı vardı. Bunu saklayıp gizlemenin bir mantığı yok. Ve Osmanlıda harem çok önemliydi aslında.
Nese çok konuştum galiba, bence izlemek isteyen izlesin, istemeyen izlemesin, ne gereği var bu kadar polemiğin. Bu ülkede o kadar çok sorun varken dizilerin bile bu kadar tartışılmasını gereksiz buluyorum. Hem bu kadar karşıt görüşlü insan olduğu söylenirken bir dizi nasıl nu kadar reyting alır onu da anlamıyorum..
                                  sheJJ(:
[ Read More ]

UZUUUN ARALAR....

Çok uzun zaman oldu yazmayalı galiba. Aslında tam yazayım dedikçe gitti benim ilham pericikleri. Bayramlar, yılbaşı herşey de geçti. Neyse benim periler de geri geliyor galiba. Ne oldu şu sıralar, aslında bişey olmadı. Okul tatile girdi, ben stajımı yaptm, bütlere girdim vs. vs. Hala tatildeyim ve evde pinekliyorum anlayacağınız. Aslında uzunca birsüre bloga girmemek biraz unutturmuştu ama bugün Google amca hemen acil servisle hatırlattı. Haha. Gerçekten, bugün eve bi geldim posta kutusunda benim adıma bir zarf Kimden? Google? Ben bir şaşırdım ki sorma, ahh ahh keşke sana iş felan teklif ediyoruz deseydiler de gitseydim buralardan:) Şaka bir yana cidden bir blogum olduğunu ve yazmam gerektiğini hatırlamış oldum böylece. Artık şu 2 hafta da bol bol yazmayı planlıyorum. Neyse benden herkese iYi geceler. Umarım iyisinizdir))
                                                                                                                                            sheJJ(:
[ Read More ]

SOCKSMANİA!!!



Herkese merhaba. Çorap sever misiniz? Şimdi bu ne biçim soru diyenlerdenseniz. Ben başlıkta yazan türden biri olarak çoook çorap severim. Hele ki kış olduğunda bu sevgim tavan yapar. Rengaenk, kalın, sıcacık çoraplara bayılırım. Çok eskilerde nasıldı bilmiyorum ama şimdi envai çeşit çorap var piyasada. En ucuzundan en pahalısına kadar renk renk, desen desen, marka marka.  En kolay bulunan şeylerden biri belki de.  Biraz çorap araştırması yaptım da şu birazdan göreceğiniz çoraplara bayıldı. İçinde bir kaç tozluk da var he bu arad tozluk kullanmayı da çook seviyorum. Gerçekten de artık herşeyin modası olduğu gibi çorabıhn da modası var. Bu modaya uyar mısınız bilmem, benden göstermesi, umarım sizden de beğenmesi?


şu soldakini çook sevdim(: 


bunlarda tattoo çoraplarmış ama gerçekten hoşlar..

                                             SheJJ(:
                        


[ Read More ]

İLK KAR....


Başta herkese iyi akşamlar..Bugün çook mutlu oldum. Herkes için karın ilk yağması bir tebessüme yol açar. Bugün de böyle oldu. Aslında her sene görsekte karın yağdığını öbür seneye ne zaman göreceğiz diye bekleyenlerdenim ben.Haberlerde 1 hafta önce İstanbula ilk kar düştü söylemlerini görüp te nerede İstanbulda kar diye sızlanıyordum sonunda geldi. Hemde öyle bir anda ki. Tam derse konsantre olmuşum oturup gayet not alır vaziyetteyken bir anda bütün konsantremi yerle bir edip gitti. Utanmasam aaa kar yağıyor diyecektim de bana kalmada hoca aynı tepkiyi verdi. Tabi geldiği gibi hızlı da gitti kar, benim de dersim bitti. Çıktığımda da kar yoktuL Benim mutluluğumda çabuk bitti halince.
Ama umutluyum son 100 yılın en soğuk kışı demişlerdi nasıl olsa yağar daha bol bol bizde doyarız kara.
Kar, yağmur derken kendinize de dikkat edin. Havalar buz gibi. Atkı, bere, şapka, eldiven her ne varsa alın yanınıza Sibiryaya gidiyormuş havası da verdiniz mi tamamdır. Tabi benim gibi kat kat giyinip hocaların enteresan bakışlarına mağruz kalabilirsiniz. Olsun siz yine de sıkı giyinin. Varsın herkes gülsün, yeterki siz hasta olmayın...
                                                                                                                                                              SheJJ(:               
[ Read More ]

BODY WORLDS GÜNLÜĞÜ..




Aranızda Body Worldse gideniniz ya da gitmeyeniniz var mı bilmiyorum ama. Bence gitmeyenler varsa mutlaka gitmeli derim. Konuyla ilgili olun ya da olmayın en azından kendi bedeninizi tanımak için çok önemli bir sergi bence. Asında benim  gitmem de biraz gecikti diyebilirim ama bir fırsatını bulunca toplanıp gidiveRDİK. Hatta geçen haftanın en soğuk gününü seçmişizde güzel güzel donduk.
Neler mi gördük Body Worlds te? Neler görmedik ki! Daha rahme düşen bir mercimek tanesinden, gençliğine, yaşlıılığına kadar bütün insanoğlunun hayat döngüsü diyebilirim aslında. At, zürafa gibi bazı memeliler de vardı gerçi. Hele ki yapım aşamaları daha da heyecanlandırıcı bence. 200’ü aşkın insan örneğinin özel bir plastinasyon tekniğiyle hazırlanmış ve gözler önüne sunulmuş hali gerçekten çok etkileyiciydi. Dünyanın çeşitli ülkelerinde 30 milyonu aşkın kişi tarafından ziyaret edilen sergi, Türkiyede de açıldığı günden beri yaklaşık 250.000 kişi sergiye gitmiş. Bu nedenle sergi tarihlerinin uzatılacağı gündemdeydi en son.
Daha fazla söze gerek yok aslında gidilip gezilmesi, gezilip görülmesi gereken sergilerden biri. Sanatsal sergilerden çok daha farklı ve etkileyici. Unutulmaması gerekir ki orada gördüğününz her şey gerçek ve o insanlar bir zamanlar sizin biziim gibi hayattalardı. Biraz ürkütücü değil mi? Neyse sergi Karaköy Antrepo No:3 te. Herkese ii akşamlar..
                                                                                                   SheJJ(:                                                                                     
[ Read More ]

BÖYLE ALBÜM Kİ İSTEMEZ Kİ!


Albümlere bakmayı sever misiniz?
Ben çok severim. Özellikle de siyah beyaz fotoğrafları..
Geçenlerde internette gezinirken bu bloga rast geldim.
Yapan bayanın ellerine sağlık gerçekten çok harika şeyler çıkmış ortaya. Keşke bizim albümlerimizde böyle olsa diye içimden geçirdim. Hem albümlerin renkliliği, fotoğrafların profesyonelliği hem de yanlarına alınan notlar gerçekten çok hoş. Anıları daha da taze tutmak için çok güzel bir yöntem olsa gerek. Belki bazılarımız bunları yapacak kadar beceriklidir. Umarım hoşunuza gider. Ben fotoğrafların hepsini ekleyemeyeceğimden aşağıda linkini vereceğim, oraya da bir göz gezdirmek istersiniz belki:)
yapan bayan kızını bale fotoğraflarından esinlenmiş ve çok hoş bir kapak hazırlamış..

bende böyle bir aile albümü istiyorum..





umarım sizin için de güzel bir fikir olmuştur.
                                                     sheJJ(:




[ Read More ]

KISA BİR ARA...

Kısa bir aradan sonra bloguma ve herkese tekrardan merhaba!
Evet bir süre uzak kalmak durumunda kaldığım için üzgünüm aslında paslanmış gibi hissettim kendimi. Aslında pek uzaklaşma niyetim yoktu ama tam bayram arefesi bilgisayarımın bozulması ve yapılmasının uzun sürmesi ardından da sınavların gelmesi bu süreyi biraz uzattı diyebilirim. Bilgisayarıma ne mi oldu? Gülünç bir durum farkındayım ama harddiskimi yakma başarısını gösterdiğimi öğrendim, çok becerikliyim değil mi:)
Neyse kötü günler geride kaldı, sınavlar geride kaldı..insan daha ne ister:))
Buradan herkesin geçmiş kurban bayramını kutlarım, aslında o süre zarfında bu yazıyı yazmayı isterdim ama kısmet:)
Soğuk havaların kapımıza dayandığı şu günlerde herkese sıcacık günler diliyorum...
                                                                                                                                                    sheJJ(:
[ Read More ]

FARKLILIK!


Sizde benden misiniz bilmem. Herkeste olan şey bende olmamalı mesela. Niye herkes gibi giyiniyim yada aynı şeyleri kullanayım ki! Madem herkes kendi başına bir birey ise kendine özgü farklılıkları olmalı. Farklı görünmeli farklı yaşamalı. Bu yüzden farklı tasarımlar güzeldir. Bazen absürt, bazen muzip olsa da farklılıklar güzeldir. Hayata renk katmak lazım nede olsa. Geçenlerde internette dolanırken bi kaç tasarım gördüm bende paylaşayım dedim. E farklılık dedik ya farklı olmalı değil mi(:
 
Sandalyenizi hem tablo niyetine asıp hem de üstünde keyif yapmak istemez miydiniz?



 Hep dümdüz açılıp kapanan stor perdelerden sıkılıp farklılık arayanlara.
Abajurların ters kullanıldığında bile nasıl şık olabileceği. Hoş olmuş bence.



Bunu bilenler vardır herhalde ama ben yinede eklemek istedim.



En hos da bu olmus bence, belki muzip insanlar tuvalet kağıdına not bırakmak isteyebilir degil mi?
umarım hoşunuza giden şeyler çıkmıştır..
                                                                                   sheJJ

[ Read More ]

SADECE (:



   İnsan olmak zor zanaat.  Her şey için düşünmeli, olan problemlere çözümler aranmalı, her zaman bir üst basamağa çıkmak için efor sarfedilmeli, gelecek planları, geçmiş üzüntüleri, endişeler, alınacak notlar vs. vs. uzar bu liste böyle.  Bazen diğer varlıların yerine koyuyorum da kendimi ne güzel valla, dert yok tasa yok , hayat onlara güzel.
  Herkes bir özgürlük tutturmuş gidiyor anlamıyorum ki neye göre, kime göre özgürlük. Göreceli bir kavram, mesela Amerikalı ünlüler kadar mı özgür İran’daki kadınlar kadar mı özgür? Dediğim gibi anlayamıyorum. Sokakta geçen herhangi bir vatandaşa sorsan özgür müsün diye, cevap özgürlük mü var bu ülkede olur. Bencillik mi? Bence bencillik. Bardağa her zaman dolu tarafından bakmalı. Yani özgürlük mü var derken, Afrikada’ki aç insanları, ortadoğuda taşlanarak öldürülen kadınları, çok uzak değil kendi ülkemizde, doğuda töre diye binlerce genç kızın canının yandığını düşünmeli. Öyle Taksimin göbeğinde gezip özgür değilim ben denemez, denilmemeli. Ben burada bu yazıyı yazıp gönderebiliyorsam bir derece de olsa özgürümdür, siz de bunu okuyabiliyorsanız keza öyle.
  Ama yine de bir martı kadar özgür olmak vardı dediğinizi duyar gibiyim, b,lmem belki onu da bir şeyler kısıtlıyordur.
   Ya şu kaplumbağa o kabuğun altında ne kadar özgür olabilir ki!
Çok uzatmadan, demek istiyorum ki her şeyi herkesi kısıtlayan bir şey vardır, yeter ki insanlar birazcık da olsa hayata karşı optimistic olsun. Hayata pozitif bakın ki güzel şeyler olsun. Benden tavsiye yarın kalktığınızda yüzünüzde kocaman bir gülümseme olsun ve kendinize şunu diyin “Ben bugün özgürüm!” gerçekten de özgür olacaksınız…. 

                                                                                                   sheJJ
[ Read More ]

ODALARINIZ KİŞİLİĞİNİZİN YANSIMASIDIR….


Şu sıralar o kadar yoğun bir sınav programım ve o kadar çok ezberlemem gereken şey var ki! Ama ne yazık ki hiiiç çalışasım gelmiyor içimden. Bende biraz pc başına oturayım ondan sonra bakaym dedimJ
   Dekorasyonu çok sevmişimdir hep. Şu sıralar odamı da toparlamam lazım olduğundan dedim bi oda dekorasyonlarına bakayım. Ama bu odaları görünce birincisi içim açıldı, ikincisi paylaşmadan duramadım. Gerçekten ben çok sevdim. Bu ne ferahlık diyesim geldi. Hatta ben böyle bi oda istiyoorummJNeyse gelelim resimlere:

Valla bu pek bana göre değil ama yine de saraylara layık demek geliyor içimden..
Odaya ama özellikle duvara bayıldım..
Kırmızı.. özellikle o duvarın tam köşe yapmayıp oval çevrilme detayı çok güzel..
bu soğuk havalarda en çok içimi ısıtan bu resim oldu(: 

 bunun pek konuyla ilgisi olmasa da ben çok beğendim(:

                                                                                         sheJJ:)
[ Read More ]

TURKISH LADIES(:


Güzel bir topuklu ayakkabıya hangi bayan dayanabilirki? Giyilmeyecekse bile o ayakkabı alınıp mutlaka dolabın bir kenarına konulur. Ne olacak biz hanımlarn hali değil mi?
  Başlıkta sadece Türk bayanlarını ilgilendici koymamın bir sebebi var aslında. İnternette gezinirken bir habere rastgeldim. Aslında her internete girdiğimde bütün haberleri okurum:D Böylelikle akşam haberlerini izlememe pek gerek kalmıyor. Eee haberdar olmak lazım olan bitenden değil mi? Ülkenin hali malum. Neyse çok uzattım.. Haber şuydu. Meğer bizim  Türk hatunlarına yüksek topuklu ayakkabılar iyi gelmiyormuş. Neden mi? araştırmada bizim hatunların çoğunluğunun ayaklarının taraklı olduğu ve böyle ayakkabıların ayak sağğını bozduğu söyleniyor.
   Aslında hepimizin bildiği bir şey bu hangi topuklu sağlıklı ki? Ama bizi için biraz özelleştirilmiş oldu o kadar:D Hep sağğımıza bakalım dikkat edelim diyoruz ya işte sağlık. Ama çoğumuzun dikkat edeceğini sanmıyorum. Neden mi? Topuğun zarafeti her hanımı kendine çekebilir de ondan…..  
                                                                                                                sheJJ
[ Read More ]

ADALAR MODALAR…



biz heybelide her gece mehtaba çıkardık…” keşke biz de çıkabilseydik diyorum bu şarkı aklıma geldiğinde, keşke o zamanları biz de yaşayabilseydik…

Adalar, nam-ı diğer Prens Adaları İstanbul’un en güzel semtlerinden biridir. Aslında doğma büyüme İstanbullu olmama rağmen bu güzellikle tanışmam çok sonra oldu. Çok da sevdim tabi kokusu hariç:D
Sabah başlar Adalar telaşı neredeyse gidecek herkes için. Çoğu kişi piknik vs. için gittiği için bir ton yiyecek içecek götürülür. Tabi vapurdan inene kadar yarısı bitmiş olur bunların:D Neyse 1,5-2 saat civarında güzel bir yolculuktan sonra, öğlene doğru varılır(tabi büyük adaya gidiyorsanız). İlk başlarda herkesin keyfi yerinde moraller çok iyidir. Ya fayton ya bisiklet yada tabana kuvvet dersiniz düşersiniz yollara. Tabi piknik alanı arıyorsanız eğer B.Ada da pek ayaklarınızı kullanmayın derimJ  Güzel güzel yemeklerinizi yersiniz ama saat daha erkendir tabi buraya kadar geldik burada bi klise vardı adııı? Aya Yorgi miydi? Hadi oraya gidelim derseniz vay halinize derim. Zira bu sebeple 2 saat yokuş çıkmış ve inmiş biri olarak diyorum ki değmez kardeşim. Tamam tarihi yerlere saygımız sonsuz ama oraya kadar çıkıp şaşalı bir yapı göreceğinizi zannediyorsanız yanılıyorsunuz. En güzel görüntü sadece manzara olsa gerek. Hadi yokuşu çıktık inmesi basittir derseniz daha beter yanılıyorsunuz. İnişi de o kadar uzun sürüyor çünkü.
  Neyse her şeye rağmen güzeldir adalar. He bide gelince gülümseten hikayeler var tabi.( Mesela Hristiyan inancına göre oraya yürüyerek çıkıp inenler yarı hacı sayılıyorlarmış). Tabi bu arkadaşlarınız arasında alay konusu olur:D . Benden tavsiye adalara gittiyseniz bide faytona para akıtıcam demiyorsanız bisiklet kiralayın(tabi çok hızlı gitmeyin önümüzde bir sürü insan virajı alamayıp düşL).
Uzun lafın kısası gidip görülecek yerlerdendir Adalar. Her gece mehtaba çıkamasak da Heybelide arada bir hava değişikliği yapıp Adalara gidin derim. İstanbul’un yoğunluğundan sıkınlanlar için tabi nacizane bir öneri:D
                                                                                                                                sheJJ 
[ Read More ]

HOŞGELDİM ....yeniden(:

Evet hoşgeldim, yeniden.
Aslında farklı aralıklarla bloglar almışlıklarım var ama hiçbirinde dikiş tutturamadım. Bu sefer mi? Kısmet. Kimbilir belki bu sefer iyi bir blog yazarı olmayı başarabilirim. 
Her seferinde neyden bahsetsem diye düşünen ben bu sefer karar verdim her şey hakkına yazacağım tabi zaman buldukça. Neyse bu seferlik uzatmayım... 
                                                                                                                                             sheJJ
[ Read More ]